Yazın Neden Şişmanlarız?
Kış mevsiminde hareketsizliklik, ağır, yağlı yiyecekler tüketme nedeniyle kilo alınmasına karşın yazın bol meyve tüketmek, tek tip beslenmek, geç saatte yemek, açık büfelere sık uğramak, büyük boy meyve suları, kremalı kahveler nedeniyle kilo vermek yerine daha çok kilo alıyoruz.
Beslenme ve Diyet Uzmanı Berna Çil, yaz mevsiminde kilo almamıza neden olan başlıca 6 nedeni sıraladı.
Yaz Mevsiminde Sıkça Düşülen Tuzaklara Dikkat!
Yaz mevsimini en çok da meyve ve sebze çeşidi arttığından, daha fazla yiyecek seçeneği bulduğumuzdan severiz. Ancak insan sağlığı için zararlı olan ve kilo almaya neden olan tek tip beslenme, özellikle yaz mevsiminde sıkça düştüğümüz tuzaklardandır.
1-Meyve Tüketimini Abartmayın, Bol Yağ Tüketmeyin
Yazın ağır ve yağlı yiyeceklerden uzak durmaya çalışıyoruz. Hafif yiyecekler arıyoruz. Ağır yağlı yiyeceklerden kaçarken, bu defa bolca meyve yiyerek, vücudumuzun yağlanmasına neden olabiliyoruz. Elbette meyveyi yaz aylarında bol tüketmek sıvı ihtiyacımızın karşılanması, vitamin ve minerel dengelerinin sağlanması açısından önemlidir. Ancak her besinde olduğu gibi meyvede de aşırı tüketim fazla kilolar olarak karşımıza çıkıyor.
Günlük yaşamda kaloriyi karbonhidrat, protein, yağdan alıyoruz. Bu üç gruptan besinlerin dengeli tüketilmesiyle sağlıklı bir beslenme mümkün olabiliyor. Sadece meyve yediğimizde meyvede yağ ve protein olmadığından, sadece karbonhidrat içerir. Meyvede meyve şekeri fruktoz bulunur. fruktoz hücre içine taşınmada insüline gereksinim duymaz. Kanda insülin düzeyimizin artması bize tokluk hissini verir. İnsülin düzeyimiz artmadığında da tokluk hissi duymayız. Bu nedenle belli miktarda yenilmesi gerekiyor.
2-Tek Tip Beslenmeyin
Bir kişinin günde sadece meyve yemesi, sadece yağlı yiyecekler tüketmesi ya da sadece sebzeyle beslenmesi sağlıklı bir beslenme olarak adlandırılamaz. Kadınların günde ortalama 2000-2200, erkeklerin ise ortalama 2500 kalori almaları gerektiği teoride hep vardır. Tüm besin gruplarından beslenme uzmanlarının kişiye, yaşa, cinsiyete, yaşam risklerine, var olan hastalıklara göre hazırladıkları planlarla kilonun sağlıklı seviyelerde tutulması mümkün olabiliyor.
3-Mevye Suyunu Vazo Gibi Bardaklarda İçmeyin
Son yıllarda büyük boy, adeta çiçek vazosu kadar büyük bardaklarda meyve suyu tüketmek moda oldu. Taze meyve suyu elbette faydalı, ancak miktarlara her zaman dikkat etmek gerekiyor. Evde bir bardak portakal suyu elde etmek için ortalama 4-5 portakalın suyunu sıkıyoruz. Büyük boy bir bardak meyve suyu için kaç meyve sıkmamız gerektiğini siz düşünün! Oysa günde sadece ara öğünlerle beraber 5-6 porsiyon meyve yemek sağlıklı.
4-Geç Saatte Yemek Yemeyin
Vücudun biyolojik bir saati, metabolizmanın da en çok enerji harcadığı ve en düşük enerji haracadığı saatler vardır. Bunları bilmeyince çok geç saatlerde yemek yenilebilir, kalorili içecekler tüketilebilir. Bu durumda 18.00-19.00’dan sonra yemek yemek, bir de yüksek kalorili yemekler, içeceklerle beslenmeyi tamamlamak kilolara davetiye çıkarmaktır. Fazladan alınan her 7 bin kalori, bize kilo olarak dönebilir.
5-Açık Büfelerin Önünden Çekilin
Açık büfe yemekleri sadece tatilde yemiyoruz. Her hafta sonu geç kahvaltı etmek ara öğünlerin yapılmasını, yemek saatlerinin aksamasına yol açacağından çok önerdiğimiz bir durum değildir. Hafta sonları açık büfelerdeki soslu, yağlı yiyeceklerle karmaşık beslenmek bize kilo olarak döner.
6-Kremalı Kahvenin Görüntüsü Ama Kalorisi Yüksek
Özellikle büyük kahve zincirlerinin günlük yaşamımıza entegre ettiği, kremalı, bol kalorili, büyük boy kahveler, soğuk içeceker yazın kilo almanın en baştaki nedenleri arasında yer alıyor. Çünkü biz yediklerimiz kadar içtiklerimizle de kilo alıyoruz.
Kremalı kahvelerden iki tane içmek günlük kalori ihtiyacının büyük kısmını karşılıyor doğru. Ama sağlıklı beslenmekten de uzak düşüyoruz. Çünkü vücudumuza çok yararlı olan, balığı, tavuğu, kuru baklagilleri, sebzeleri, meyveleri, tahıllı ekmeği, sütü, yumurtayı, yoğurdu hayatımızdan çıkarmış oluyoruz. Bol enerjili içekler bol enerji veriyor, enerji bitince de gelsin abur cubur yiyecekler diyerek gittikçe şişmanlıyoruz.