Ayrılık Çanları Çaldığında...
En güzel ilişkiler, gün gelir batmakta olan bir gemiyi andırabilir ve insanda en yakındaki cankurtaranla kaçma arzusu uyandırabilir. Yavan ya da huzursuz bir ilişkiyi sürdürmek yerine, yeni sahillere doğru yüzmek istenebilir.
Durum her ne ise, ani kararlar almaktan kaçının. Çünkü kıvılcımı yeniden yakalamak, zengin ve hoşluklarla dolu bir ilişkiyi tekrar ateşlemek pekala mümkündür. Fevri davranarak hemen ayrılma kararı alan pek çok kişi daha sonra pişman olur, ama artık geri dönmek için çok geçtir.
Bu arada anne ve babalar, kayınvalide ve kayınpederler, arkadaşlar, herkes görüş belirtir. Bunların arasında özgül niyetler ya da duygular yüzünden farklı yaklaşım gösterenler olabilir. Bu nedenle ayrılmayı düşünenlerin, olumlu veya olumsuz bir karara varıncaya kadar, bunu başkalarıyla tartışmaktan kaçınmaları çok önemlidir.
Kanayan yara nerede? Bütün mesele bunu bulabilmektir. Peki, çözüm bulmayı gerçekten istiyor musunuz? Yoksa istiyormuş gibi mi yapıyorsunuz? Bu da ciddi bir konudur ve üzerinde mutlaka düşünülmesi gerekir.
Çözüm karşılıklı konuşarak ve birbirini dinleyerek bulunabilir. Sorunları ertelemeden çözüm odaklı görüşmeler yapılırsa, her şeyin üstesinden gelmek mümkün olabilir. Ama bu konuşmalarda kişiler kolay dile getirilen sözüm ona sıkıtılar değil, gerçek duygularını anlatmalıdır.
Örneğin, eşinizle olan cinsel yaşamınız sizi tatmin etmemektedir; bunu onunla konuşmaktan çekinirsiniz. O bu konuda daha tecrübeli olduğu ya da sizi yanlış anlayabileceğinden korktuğunuz için, bunu söyleyemezsiniz. Eşinizle esas sorunu konuşmadığınız için tutkulu bir birliktelik için birlikte neler yapabileceğinizi araştıramazsınız. Ya gözünüz dışarıya kayar veya bir süre sonra eşinizin bambaşka bir özelliğine tahammül edemez hale gelir, onun sorularına sinir olmaya başlarsınız.
Çözüm bulmak için etkin iletişim şarttır. Gerçekleri dillendirmeli, karşımızdakini dinlenmeliyiz. Gerçekleri dillendirmez ve bambaşka şeyler söyleyip yaparsak, bu yansımalar eşimizle aramıza kara kedi gibi girer. Gizli gündemlerle başlayan görüşmeler de bir sonuç vermez. Örneğin, her durumda kendini haklı çıkarma isteğiyle bir araya gelinirse, çözüm bulunamaz. Etkin iletişim kurulamazsa, taraflar birbirine gerçek ihtiyaç ve duygularını anlatamazlarsa, görüşme bir işe yaramaz, tam tersine yeni sorun ve tartışmalara yol açabilir.
Kimi durumda eşlerin birbirlerinden özür dilemesi gerekebilir. Oysa “özür dilerim” demek, haksız olunsa bile, çoğu kişiye ağır gelir. Bu nedenle, görüşmeye karar verdiyseniz, hatalarınızı kabul etmeye ve “özür dilerim” dilemeye de hazır olmalısınız.