Çocuk Sahibi Olmak İsteyen Çiftlere Uzman Tavsiyeleri

hepimizaileyiz.com.tr
Yayın : 20.07.2010 - Güncelleme : 08.01.2024

Hamile kalmayı düşünüyorsanız, bunu şansa bırakmayın. Toplumlardaki yanlış beslenme alışkanlığı, yiyeceklerdeki katkı maddeleri, iş hayatının yoğunluğu, kirli hava, büyük şehirlerdeki keşmekeşlik insanları strese sokuyor. Doğal olarak da kafein, sigara ve alkol tüketimi de artıyor. Sonuç olarak, kadınlarda yumurtlama seyrekleşirken, erkeklerde sperm kalitesi gün geçtikçe düşüyor. 

Nasıl hamile kalacağınızı öğrenin; işe yumurtlamayı tahmin etmekle başlayın ve doğurganlığı en üst düzeye çıkarmak için yapılması ve yapılmaması gerekenler hakkında bilgi edinin. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Hakan Özörnek, çocuk sahibi olmak isteyen çiftlere önerilerde bulundu.  

 Çocuk sahibi olmayı planlayan çiftlere uzman önerilerini mutlaka okuyun. 

1. Nasıl Sağlıklı Hamile Kalabilirim? 

Şişmanlık ve yağlanma hem yumurtlamayı hem de sperm kalite ve sayısını olumsuz yönde etkiler. Özellikle Türkiye gibi genç nüfusun fazla olduğu ve gittikçe arttığı ülkemizde, bu nüfusun giderek farklı alışkanlıklara yönelmesi, sağlıksız besin türlerini tüketmesi ve yaşam biçimine dikkat etmemesi önemli bir tehdit unsuru.

Düzensiz beslenme sonucu aşırı kilo kaybının yanı sıra normalin üzerinde bir kiloya sahip olma da bebek sahibi olma konusunda hem kadın hem de erkek için aynı oranda risk unsuru olabilir. 

Sağlıklı beslenme, genel vücut sağlığını etkilediği gibi üreme sağlığını da etkiler. Bu nedenlerden dolayı, bebek sahibi olmak isteyen çiftlerin her şeyden önce yaşam biçimlerine ve beslenme alışkanlıklarına dikkat etmeleri gerekiyor. Gebelik planlayan bir bayanın meyve, sebze ve karbonhidrat ve etin dengede olduğu bir diyet uygulaması, yağlı besinlerin alımını minimumda tutması gereklidir. 

Bunun yanı sıra günlük kalori alımı normal vücut kilosunu koruyacak şekilde ayarlanmalıdır. İdeal kiloda olmak ruhsal ve fiziksel sağlığın yanı sıra, bebek sahibi olabilmek için de çok önemli bir unsurdur.

2. Doğurganlığı En Üst Düzeye Çıkarmak İçin Ne Yapmalı?
 
Nasıl hamile kalacağınıza dair şu basit ipuçlarını okuyun:

• Düzenli seks yapın. En yüksek gebelik oranları her gün veya günaşırı seks yapan çiftlerde görülür.
• Yumurtlama zamanına yakın seks yapın. Her gün seks yapmak mümkün değilse veya keyifli değilse, adetinizin bitiminden hemen sonra, haftada 2 ila 3 günde bir seks yapın. Bu dönem, en doğurgan olduğunuz zamandır.  
• Normal kilonuzu koruyun. Aşırı kilolu ve zayıf kadınlar, yumurtlama bozuklukları açısından yüksek risk altındadır.
• Ayrıca, gebelik öncesi planlama hakkında mutlaka kadın doğum uzmanınızla konuşun. Doktorunuz genel sağlığınızı değerlendirebilir ve sağlıklı hamilelik şansınızı artırabilecek değişiklikleri belirlemenize yardımcı olabilir. 
• Doktorunuz, spina bifida (ayrık omurga hastalığı) ve diğer nöral tüp defektleri riskini azaltmak için, gebe kalmadan birkaç ay önce folik asit almanızı önerecektir.
   
  9 Adımda Vücudunu Hamileliğe Hazırla!

3. Doğurganlığı En Üst Düzeye Çıkarmak İçin Nelerden Kaçınmalı?

Hamile kalma şansınızı artırmak için:

• Sigara içmeyin. Tütünün doğurganlık üzerinde birçok olumsuz etkisi vardır; genel sağlığınız ve fetüsün sağlığından bahsetmeye bile gerek yok. Sigara içiyorsanız, hamile kalmaya başlamadan önce sağlık uzmanınızdan sigarayı bırakmanıza yardım etmesini isteyin.
• Alkol içmeyin. Ağır alkol kullanımı doğurganlığın azalmasına neden olabilir. Genel olarak, hamile kalmayı umuyorsanız alkolden kaçınmak en iyisidir.
• Kafeini azaltın. Araştırmalar doğurganlığın günde 200 miligramdan az kafein tüketiminden etkilenmediğini gösteriyor. Bu, günde yaklaşık 1 ila 2 fincan 6 ila 8 ons kahve demektir.
• Yorucu egzersizleri aşırıya kaçmayın. Haftada beş saatten fazla yorucu, yoğun egzersiz, yumurtlamanın azalmasıyla ilişkilendirilmiştir. 
• Ayrıca, aldığınız ilaçlar hakkında doktoronuzla konuşun. Bazı ilaçlar (reçetesiz satılanlar bile) hamile kalmayı zorlaştırabilir. 

4. Doktorunuzla Ne Zaman Konuşmalısınız? 

Sık korunmasız cinsel ilişki nedeniyle sağlıklı çiftlerin çoğu bir yıl içinde hamile kalır. 35 yaşında veya daha büyükseniz ve altı ay veya daha uzun süredir hamile kalmaya çalışıyorsanız veya siz veya eşiniz doğurganlık sorunları biliyor veya bundan şüpheleniyorsanız, bir sağlık uzmanına danışmayı düşünün.

Kısırlık hem erkekleri hem de kadınları etkiler ve tedavisi mevcuttur. Sorunun kaynağına bağlı olarak jinekoloğunuz, partnerinizin ürologu veya aile doktorunuz size yardımcı olabilir. 

5. Eşiniz Çocuk Sahibi Olmak İstemiyor mu?

• Eşiniz evlendikten sonra çocuk sahibi olma konusundaki fikrini değiştirirse ne yaparsınız? 

Çocuklara karşı bir bakış açınız varsa (çocuk sahibi olsanız da olmasanız da) ve eşinizin de aynı şekilde hissettiğinden eminseniz, onun tutumundaki bir değişiklik, sizi yoldan çıkaran büyük bir rüzgâr gibi hissedebilir. Bu durum normaldir ve tamamen beklenen bir şeydir. Bununla sarsılmış hissetmeniz normal. Ancak mümkün olan en kısa sürede bir adım geri çekilmeye, nefes almaya ve eşinizle konuşmaya çalışın. 

Çıldırmak ya da sinir krizi geçirmek isteseniz bile, bu durum daha büyük sorunlar yaratacaktır; gerçi bunu daha sonra yapmaya tamamen hakkınız vardır. Ancak eğer yapabiliyorsanız onlara neden fikrini değiştirdiğini ve düşünce süreçlerinin ne olduğunu sorun. 

Yakında çocuk sahibi olmayı düşünüyorsanız ve eşiniz fikrini değiştirdiyse, bu durum korkudan kaynaklanıyor olabilir; bu alışılmadık bir durum değildir. Hayattaki herhangi bir büyük kararda, özellikle de çocuk sahibi olmak gibi önemli bir kararda, panik ve şüphe anlarının yaşanması tamamen doğaldır. 

Bu nedenle konuyu enine boyuna konuşmak önemlidir, ancak aynı zamanda periyodik olarak kontrol etmek ve fikirlerinin hâlâ değişip değişmediğini görmek de yararlı olacaktır. Bu, hayatınızı aylarca beklemeye almanız gerektiği anlamına gelmiyor; sadece bunun geçici bir değişim mi yoksa kalıcı bir değişim mi olduğunu görmeye yetecek kadar bir süre olmalı.

• Sizin İçin Doğru Olanı Yapın

Her ne kadar zor olsa da sizin için doğru olanı yapmalısınız. Bu kişiyle evlenmiş olsanız bile, bu kişiyle bir hayata başlamış olsanız bile, ilişkinizi üzerine kurduğunuz temel artık orada değilse bu, bu kişiyle kalmanız gerektiği anlamına gelmez. Eşinizin çocuk sahibi olmak veya çocuk sahibi olmamaktan daha büyük bir öncelik olduğunu hissedebilirsiniz ve bu sorun değil. Ancak çocuklar hakkında ne hissettiğinizin bu kişiyle birlikte olmaktan daha önemli olduğunu fark edebilirsiniz ve bu da sorun değil. 

Bu kararlar, kendinizi boş, kafanız karışmış veya kırgın hissetmenize neden olabilecek bir uzlaşma için çok büyük. Bunu kendin için istemiyorsunuz ve ilişkiniz için de istemiyorsunuz. Eğer ilişkinizde artık büyük bir eşitsizlik varsa, yani bir kişi kendisi için çok önemli bir şeyden vazgeçiyorsa, o zaman aranızın bozulması ihtimali çok yüksektir. Dolayısıyla, bu kişinin değişimi ilişkinizi tüketmeden onunla birlikte kalamayacağınızı düşünüyorsanız, devam etmeniz gerekebilir.

Gençken veya evlenmeden önce hayatımızın nasıl görüneceğini hayal ettiğimizin kesin olduğunu düşünmek kolaydır ama hayat önümüze çıkar. İnsanlar değişir. Bazen onlarla değişirsin ama bazen değişmezsin. Eşiniz çocuklar gibi önemli bir konuda fikrini değiştirirse, kendinizi koruduğunuzdan ve sizin için doğru olanı yaptığınızdan emin olun. Temel kuralları değiştirdiler, dolayısıyla sizin de aynısını yapmanıza izin veriliyor.