Reha Muhtar'dan Çocuklarına Mektup!
Vatan Gazetesi yazarı Reha Muhtar Poyraz ve Mina'ya yaş günü mektubu yazdı. İşte o mektup...
"
Dün sizi bahar ve doğumgünü alışverişine çıkardım...
Çekiniyordum doğrusu...
Kıyafetleri giymek istemezsiniz, üstünüze olurlar mı olmazlar mı bilemem, iki arada bir derede kalırım diye...
Oysa hiç beklemediğim gibi davrandınız...
Üzerinize seçtiğim bütün kıyafetleri giydiniz...
Seve seve, güle oynaya...
Belli ki alışverişi çok özlemişsiniz...
Hepsi tam oldu üzerinize...
Ben de hepsini aldım ikinize...
Defile gibiydi dünkü haliniz...
Birini çıkartıyor, birini giyiyordunuz...
Hiç çıkartmadığınız ayakkabılarınızı bile çıkartıp, yeni pabuçlar giydiniz...
Hepsi oldu, onları da aldık...
Diyorum ya dün “şekerpare gibiydiniz ikiniz de...”
***
Sonra öğle yemeğine gittik...
Birer mumla, kalp şeklinde tiramisular söyledim ikinize...
Restoranda “şarkı söyleyerek getiriyor garsonlar doğum günü pastalarını...”
Nedense bir garip oldu o anda içim...
Çok nazara geldiniz diye düşündüm...
İnanılmaz kalabalıktı restoran...
Şeflerden rica ettim, şarkı söylemeden getirdiler doğum günü pastalarınızı...
Masada söyledik, kendi aramızda...
Siz mumu görünce zaten mutluluktan uçtunuz...
Çok keyifliydiniz...
Katıla katıla güldünüz, mumu iki kez yakıp söndürdünüz...
Mumu üflerken, sandalyenin üzerine çıkıp birbirinizi alkışladınız...
***
Çok güzel çocuklarsınız Allah nazardan saklasın...
Sizin yaşınızdayken “Aman nazara gelmesin bu çocuk dediklerinde nazara geldiğime inanmazdım...”
Çocukken bunları ciddiye almazdım...
Fakat siz doğunca ben değiştim...
Çok olay geldi...
Sizi nazardan sakınır hale geldim...
Pastalar tam gelecekken şeflerden birini çağırıverdim...
Sessiz getirsinler pastaları masaya diye ricada bulundum...
Göze gelmesin de, bu küçük mutluluğumuz da elimizden alınmasın, diye içimden geçirdim...
Allah kimseleri çocuklarından ayırmasın...
Ayrı olanları kavuştursun...
***
Annenize gönderdim sizi sonra, yeni kıyafetlerinizle...
Çok şıktınız...
Kim bilir dün akşam neler yapmışınızdır annenizde...
Bu sabah ne güzel uyanacaksınız...
Ne büyük sürprizler yapmıştır, anneniz, dedeniz, anneanneniz, abiniz sizlere...
Öğlene, babaanneniz, dedeniz ve Ayşe Nazlı’yla beraber olacağız kısmetse...
Cuma günü sizi Ayşe Nazlı’nın tiyatro oyununu seyretmeye götürdüm...
Çok güzel oynuyordu Ayşe Nazlı...
Mina, oyun oynanırken sahnede ablanı görünce “Bu Ayşe...” deyip durdun...
Poyraz, çok gürültü çıkarttın, arka sırada izlettirmek zorunda kaldım seni...
Ayşe Nazlı gelmenize çok mutlu oldu...
Arkadaşlarına sizi tanıttı gururla...
Arkadaşları sizi sevdiler, onların maskotu oldunuz...
Güldünüz, oynadınız, oradan ayrılmak istemediniz...
***
Kısmetse bu sene okula gideceksiniz...
Anaokuluna başlayacaksınız...
Sonra yavaş yavaş büyeyeceksiniz...
Büyürken yanınızda olmak tek dileğim...
Bir gün bu mektubu okuduğunuzda, bütün kardeşler umarım birarada olursunuz...
Hayatta yalnız olmamanın keyfiyle doğum gününüzü hep birlikte kutlarsınız...
Ben tek çocuğum...
Bazen kendimi çok yalnız hissediyorum...
Keşke sizin gibi kardeşlerim olsaydı diyorum...
Neyse, bugünlük bu kadar...
Dün çok mutluyduk...
Bugün de çok güzel geçecek...
Doğum gününüz kutlu olsun...
Sizi çok seven babanız...
medyafaresi.com
"