MAGAZİN

Eylül Ayı Hayatımızı Nasıl Etkileyecek?

Hepimiz Aileyiz Kurumsal Icon hepimizaileyiz.com.tr
Yayın : 11.09.2011

Eylül Ayı Hayatımızı Nasıl Etkileyecek

Danışman, eğitmen ve yazar olarak uluslararası alanda bir astrolog olan R. Hakan Kırkoğlu'nun eylül ayı ile ilgili yorumlarını merak ediyor musunuz?

İşte eylül ayında bizleri bekleyen değişimler...

Dikkat! Eylül Ayında İntikam Hissi Yoğun Yaşayanacak

Bu ay gökyüzüne baktığımızda (Ankara’ya göre) neredeyse ay boyunca Alfard sabit yıldızının Güneş’ten önce yükselen yıldız olduğunu görüyoruz. Bu yıldız Su Canavarı ya da Hydra takım yıldızında, yılanın kalbine işaret eden en parlak yani alfa yıldızıdır. Pek çok antik kültürde yılan, canavar ya da akrep figürleri içerisinde yıkıcı ve yokedici ögeler taşıyan enerjileri temsil ederler.

Örneğin Hinduizm’de sonsuzluğu temsil eden ve tanrılara biçim veren Ananta ya da Batı ezoterik literatüründe kendi başını yiyen yılan Uroboros bu tür kollektif figürlerdir. Alfard astrolojik açıdan bilinçli olunamayan yoğun duygusal tepkilere işaret eder. Çoğu zaman bunlar yıkıcı duygular, dürtüler, intikam duygusu ya da kıskançlık olarak ortaya çıkabilir. Yılan özellikle öldürücü ve zehirleyici bir tema olarak içerisinde şiddet taşıyan unsurlara da işaret eder.

Bu açıdan, eylül ayının temalarına baktığımız gerek şiddet gerekse yıkıcı öğeler barındıran intikam hissinin gündemde olabileceğini söyleyebiliriz. İsrail ile yaşanan diplomatik sorunların şiddetlenmesi, tam da Alfard yıldızının Güneş’ten önce yükselen yıldız olarak aktif hale geldiği döneme rastlamakta. Alfard 26 Eylül’e kadar da bu konumunu sürdürmekte. Bu tarihten sonra ise Kupa takımyıldızında Alkes sabit yıldızının aktif hale geldiği görülmekte. Alkes ise değerli şeylerin korunması, muhafaza edilmesi ile ilgilidir. Bu takımyıldızda kutsal kase efsanesine ilişkin öyküler yer alır. Muhafaza edilmek istenen şeyler daha çok ruhsal ya da dini boyutu olan konular şeklindedir.

Yeniay

29 Ağustos’ta gerçekleşen Başak burcu yeniay haritasında aynı zamanda Başak burcu da yükselmekte. Yeniayın aynı zamanda Venüs’le birleştiği görülmekte. Genel olarak bakıldığında Pluton ve Jüpiter ile birlikte, toprak elementinde büyük üçgene rastlıyoruz. Toprak elementinde çok fazla sayıda güç olması, ekonomik konuların, parayı, iş hayatını, çalışma koşullarını ilgilendiren koşulların gündemimize daha fazla dikkat ve üzerinde durulması gereken konu taşıdığını söyleyebiliriz. Ekonomik piyasaların dalgalanması, ABD’de işsizlik oranının çok üst düzeyde gelmesi ve yeni iş gücü yaratılamaması aslında Başak burcuna ait temalara dikkat çekiyor.

Bireysel Açıdan...


Başak, sağlık, düzen, çalışmak, efor sarfetmek, işçilik yapmak, saflaştırmak, arıtmak ve arınmak temaları ile yakından ilişkilidir. İçinde bulunduğumuz dönemde ustalık isteyen, işe ait, özen gerektiren konular önem kazanırken, kendimizi önemsediğimiz konularda, işe ait konularda daha eleştirel ve huzursuz bir bakış açısı içerisinde bulabiliriz. Başak’taki Venüs benzer şekilde ilişkilerde saflık aramak, eleştirel davranmak, endişelenmek ve aynı zamanda titizlik etmekle de yakından ilgilidir. Ayrıca Başak burcunun ilk 7 derecesinde Merkür’ün kısmi asaleti söz konusudur ve bu dereceler aşkla, özellikle Venüs de burada ise, ilişkiler, uyum ve arkadaşlıklar açısından çok rahat olmayan konumlara işaret eder.

Bu Dönemdeki Duygusal Çıkışlarınız Bolca Huzursuzluk Yaratabilir!

Başka bir açıdan bakıldığında, yeniay haritasında harita yöneticisinin, Merkür’ün yükselen burcu görememesi, 12. evde kalması içerisinde bulunduğumuz dönemde gizli kalan olayların, yıkıcı nedenlerin, kontrol dışı faktörlerin gündemde olduğunu gösteriyor.

Ayrıca bu dönemde iş hayatını, kurumsal konuları, genel olarak ekonomiyi ve zenginlikleri anlatan Jüpiter ve Satürn birbirlerini göremedikleri burçlarda yer alırken, Jüpiter’in 30 Ağustos’tan itibaren (26 Aralık’a kadar) geri harekete geçeceğini görüyoruz. Bu süreçte finansal değerlerin korunması, iyi yatırım olanaklarının ve büyüme imkanlarının değerlendirilmesi hiç kolay olmayabilir.

Ayın 15'inden Sonra YüzGüldürücü Gelişmelerle Karşılayabiliriz

Mars 19 Eylül tarihine kadar Yengeç burcunda kalacak ve bu tarihte Aslan burcuna ilerleyecek. Dolayısıyla, ayın ilk yarısında, özellikle dolunayın gerçekleşeceği 12 Eylül’e kadar olan dönemde duygusal enerjimizi tüketen durumlar, bizi daha savunmacı ve kırılgan hale getiren ancak aynı zamanda öfkemizi ifade etmek istediğimizde yeteri kadar anlaşılır olamayabileceğimiz, yanlış ataklar yapabileceğimiz riskler görülmekte. Bu nedenle, içerisinde bulunduğumuz koşullarda sadece duygusal nedenlere dayalı olarak yapabileceğimiz çıkışlarla bolca huzursuzluk yaratabiliriz. Aile ortamını, özel yaşamımızı gerebilecek kışkırtıcı koşullarla karşılaştığımızda daha soğukkanlı davranmaya
bakmalıyız.

Neyse ki Venüs 15 Eylül tarihinden itibaren yöneticisi olduğu Terazi burcuna ilerleyecek. Bu nedenle, eğer içerisinde güzellikler, hoşluklar, ilişkiler, uyum ve denge aradığımız konulara ilişkin adımlar atmak istiyorsak, 15’inden sonraki günleri kullanmaya bakmalıyız. 15’i sonrasında daha dışadönük, daha dengeli ve ilişkilerimizi daha olgun biçimde yönetebileceğimiz olanaklar yakalayabileceğiz.

Mars’ın 19 Eylül sonra Aslan burcuna ilerlemesi duygusal kararlılığımızı, konsantrasyon gücümüzü arttırmakta, ancak bu dönemde de aşırı gurur yaptığımız ve bir şekilde fazlasıyla kişiselleştirdiğimiz konularda sert bir tutum izleyerek, kendi kendimize tuzak kurabiliriz. Bu nedenle yakın beraberliklerde, ortaklaşa konularda daha yumuşak ve daha esnek yaklaşımlar geliştirmeye özen göstermeliyiz.

Dolunay

12 Eylül’de Balık burcunda gerçekleşen dolunay iyileştirici ve sağaltıcı, bizi eski kalıplardan özgürleştiren imkanlara işaret etmekte. Dolunaylar büyük farkındalık zamanlarıdır. Balık burcundaki dolunay ruhsal farkındalığa ve kendimizi akışa bırakabilme fırsatlarını gösteriyor. Bu nedenle, 12 Eylül civarında kendimizi evrensel değerlerle yeniden birleştirebilir, hem kendimizi, hem de başkalarını iyileştirecek yollar bulabiliriz.

Yardımcı olabileceğimiz kişilerle bir araya gelmek, onları dinlemek kendi içimizdeki sıkıntıları aşmamıza, daha fazla anlayış ve kabullenme geliştirebilmemize de olanak sağlayacak. Kuşkusuz başkalarının kederlerini, acılarına çok açık duruma gelmemiz bizi de zorlayabilir, bu nedenle bu hassas dengeyi iyi kurmaya özen göstermeliyiz. Bu süreçte kendi kendimizi aşırı biçimde yıpratmamaya da dikkat edebilmeliyiz.

12 Eylül’deki dolunayın aynı zamanda ay düğümleri ile de keskin bir kare açı içerisinde olduğunu görüyoruz. Dolunay kuzey bendinde gerçekleşmekte.

Bu nedenle, dolunay civarında, yani 12’si etrafında bizi ruhsal ve duygusal açıdan oyalayan, enerjimizi aşağı çeken engelleri ve ikilemleri aşmak için büyük bir çaba içerisinde olacağız. Bugünlerde duygusal enerjimizi boşaltan, bizi karşılaştığımız olaylara karşı daha anlayışlı olmaya iteleyen önemli testlerden geçiyor gibiyiz. Zihnimizin kurbanı olmadan, hayatımızdaki büyük resmi görebilmek ve akışta kalabilmek iyice önem kazanacak.

Terazi'de Yeniay


23 Eylül’de Terazi burcunun başlaması ile birlikte, Sonbahar da başlamış olacak, Terazi burcundaki yeniay ise 27 Eylül’de gerçekleşecek. Terazi burcundaki yeniay genel olarak ilişkilerimize, kendimizi ilişkilerde nasıl gördüğümüze ve kendimize nasıl bir değer verdiğimize ilişkin önemli aydınlanmalar getirebilir. Terazi yeniayının Uranüs’le karşıt açısı aslında başkalarına çok bağlı olduğumuz konularda biraz daha özgür ve özgün, tek başına hareket etmek isteyebileceğimiz güçlü bir farkındalık getirecek. Bu nedenle özellikle 23’ünden itibaren beraberlikler, arkadaşlıklar, evlilik ve bizi bize yansıtan durumlarda farkında olmadan daha tepkisel davranabiliriz.

Bu süreçte fark etmemiz gereken şey, aslında bireyselliğimizi, kişiliğimizi ne kadar olgun ve dikkatli, kendimize karşı ne kadar dürüst davranarak ortaya koyabildiğimizi anlamamız şeklinde olacak. Özellikle aşırı kişiselleştirdiğimiz durumlar, aşırı gurur (Mars Aslan’da) söz konusu bilinçsiz tepkisel davranışlarımızı iyice tetikleyebilir. Kısaca ilişkilerimize daha iyi çizgiler çizebilmek, aşırı bağımlı kalmadan dengede durabilmek, kendi hakkımızı korumak isteği pek çok alanda günlük hayatımıza yansımaya başlayacak.

Konular :
BU HABERLER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR