Glokomda Ailesel Yatkınlık Risk Faktörü
hepimizaileyiz.com.tr Yayın : 09.04.2013
Göz tansiyonu olarak bilinen ve kalıcı görme kaybına yol açan glokomda ailesel yatkınlık önemli bir risk faktörü. Yanı sıra diyabet ve miyop sorunu olanlarda da risk artıyor. Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Can Üstündağ, glokomun her insanda, her yaşta ortaya çıkabilecek bir hastalık olduğuna dikkat çekerek, periyodik kontrollerle erken teşhisin önemini anlattı.
35 Yaşından Sonra Kontrol Şart
Glokom, artan göz içi basıncının göz siniri hücrelerine zarar vermesiyle oluşuyor ve göz siniri hücreleri öldüğü zaman da kalıcı görme kaybına sebep olabiliyor.
Özellikle 35 yaştan sonra herkeste glokom olabilir. Ancak ailede glokomu bulunanlarda, şeker hastalığı olanlarda ve miyoplarda risk daha fazladır. Bu nedenle 35 yaşında ve daha sonra 40 yaşında herkesin göz muayenesinin yapılması, risk bulunanlarda ise yılda bir kez kontrol edilmesi gereklidir.
Kalıcı Görme Kaybına Olan Glokom Neden Oluşur?
Artan göz içi basıncın göz siniri hücrelerine zarar vermesiyle oluşan hastalık, göz siniri hücreleri öldüğü zaman da kalıcı görme kaybınasebep oluyor.
Herhangi Bir Belirti Vermediğinden Periyodik Muayene Şart
Hastalık ilerledikçe görme sinirini etkiler. Görme siniri çok sayıda lif içeren elektrik kablosu gibidir. Bu lifler farklı alanlardan gelen görüntüleri beyine iletir. Sinir hasar gördükçe görme alanı bozulur.
Ancak İleri Görme Kaybı Yaşandığında Fark Ediliyor
Glokom, birçok hasta tarafından ancak ileri dönemde ve belirgin görme kaybı ortaya çıktığında fark edilebilir. Glokomda görme kaybı oluştuktan sonra geri döndürmek, iyileştirmek mümkün değildir. Bu nedenle erken tanı çok önemlidir.
Glokomun tamamen iyileştirilip ortadan kaldırılamıyor. Fakat birçok olgu, uygun tedavi ile kontrol altında tutulabilir ve görme alanı kaybının ilerlemesi engellenebilir.
Bazı Durumlarda Cerrahi Müdahale Gerekebilir
Tipik olarak glokomun öncelikle göz içi basıncını düşüren çeşitli ilaçlarla tedavi edilebilir. Bu ilaçlar genellikle göz damlası şeklindedir. Gerekirse cerrahi ve lazer girişimleri de uygulanabilir.
