"Türkler Neyi Seviyor?"
Yerli ve yabancı markalar, kreatif danışmanlar, tasarımcılar hep aynı soruyu soruyor: "Türkler neyi seviyor?"
İşte Türk insanının stil haritası.
Kreatif Danışman Başak Kocabıyıkoğlu: "Türk kadını dozunda seksilik seviyor"
"Televizyon dizileri ve internet yüzünden Türk kadını da dünya trendlerini yakalar, beğenilerini modayla eş seviyeye getirir duruma çok yaklaştı. Beğenilerimizde fiziksel özelliklerimiz de önemli rol oynuyor.
Mesela Türk kadınının teninde sarı bulunduğundan, sarı ve benzeri tonları moda olsa bile kullanmayı tercih etmiyoruz. Biz daha çok fuşya, elektrik mavisi, narçiçeği gibi renkleri giyiyoruz. Boyumuzun uzun olmaması ve dolgun beden yapılarımız nedeniyle, çok kalın malzemeden kaçınıyor, uçuşan, yumuşak kumaşları tercih ediyoruz. Dar giyinmeyi seviyoruz, ama bunu dengeli yapmaya çalışıyoruz. Üzerimize dar kullandıysak, alt tarafımızı bol tutuyor ya da tam tersini yapıyoruz.
Genelde modaya yatırım yapmak için üst parçaları satın alıyoruz. Dolgun göğüs vurgusu için, V yakaları ya da V illüzyonu veren üstleri tercih ediyoruz. Türk kadını çok bağıran, ucuz seksapelden kaçınıyor, ama kesinlikle dozunda seksilik kullanmak istiyor. Türkler dikkat çekmek, yeni ve moda olanı giymek istiyor, ama sürüden ayrılmaktan da korkuyor. Türk kadını en büyük hatayı ise çantalarda yapıyor, minyon yapısına bakmadan dev çantalar kullanıyor."
Elle Yayın DirektörüIşın Görmüş:"'Makyaja abanalım, saç ektirelim' kafasından derhal uzaklaşmak lazım"
"Türk kadınları dikkat çekmeyi seviyor. Bunu abartılı giyinerek, rengin ve payetin dozunu kaçırarak, gereksiz boyutlarda dekolte kullanarak yapıyor maalesef. Tüm bunların üzerine bir de yakışsa da, yakışmasa da sarışın olma takıntımız var. Güneşin altında bakıra dönmüş ten renginin üzerine, soğan kabuğu sarısından platine uzanan geniş bir yelpazede dolaşan saç renkleriyle kadınlar, dikkat çekmesine çekiyor da, tam olarak amaçladıkları gibi değil.
Bacaklar güzelse, yerli yersiz 24 saat mini giyme sevdasından, değilse de 'Makyaja abanalım, saç ektirelim' kafasından derhal uzaklaşmak lazım. Hiçbirimiz mükemmel değiliz, kabul edelim. 'Yerine, vaktine ve yaşımıza uygun, tarzımızı yansıtan şekilde, hiçbir şeyi abartmadan, ölçüsüyle giyinelim,' derim."
Harper's Bazaar Moda Editörü Hande Kızıl: "Dünyada 'en moda' ne varsa, ona ilk sahip olmak istiyoruz:"
"Türk kadınının modayla olan ilişkisine baktığımda ilk söyleyebileceğim, iddialı olmaktan çekinmediği. Tercihlerini farklı olmaktan yana değil, fark edilmek için yaptığını düşünüyorum. Cesur seçimler yapmayı seviyor. Göz alıcı, göze çarpıcı görünmek istiyor.
Dünyada 'en moda' ne varsa, ona ilk sahip olmak istiyor. Bu sahip olma tutkusu bazen modada yükselen, öne çıkan trend ne ise üzerinde çok düşünmeden, değişiklik yapmadan giymeye kadar götürüyor, bu durumda moda kurbanı olmak çok kolay. Ancak son zamanlarda, moda endüstrisinin ülkemizde de büyümesiyle, yavaş yavaş biraz daha hayatımızın bir parçası haline gelmesiyle, yetişen genç neslin daha özgün tercihler yaptığını, kendi stil kodlarını oluşturduğunu, kuralları yıktığını görmek beni mutlu ediyor."
Ece Sükan Stil Danışmanı: "Türkiye'de özgün stilden bahsetmek mümkün değil."
"Doğu ile Batı arasındaki konumumuz beğenilerimizi de etkiliyor. Bence beğenilerimiz üzerinde, eğitim sistemimiz ve medyanın empoze gücü de etkili. Doğu toplumlarına özgü, bireyselliğin daha geri planda kaldığı bir kültürün içinde yetişmiş olmamız, kişisel stillerin de özgür ve cesurca ortaya çıkmasını zorlaştırıyor. Hal böyle olunca da televizyonun veya magazin gazetelerinin beğenileri daha da çok örnek alınmaya başlanıyor ve herkes aynılaşıyor. Her ne kadar renkler, sıcakkanlılık, seksilik, gösterişli bir görünüm DNA'mızda olsa da, bu kişiselleştirilmediği sürece özgün stilden bahsedemiyoruz."
Tasarımcı Nedret Taciroğlu: "'En trend' olanı giyme arzumuz yüksek."
"Her ülkede olduğu gibi, Türk kadınının da kendine özgü tercih ve zevkleri var. Bir kere gösterişi sevmemiz en önemli özelliğimiz. Nakışın, işlemenin, parıltının fazlasıyla talep gördüğü bir ülkede yaşıyoruz. Vücut yapısı itibarıyla daha zayıf gösteren kıyafetlere ilgi, diğer ülkelere kıyasla çok daha fazla. Risk almayı çok sevmediğimiz de bir gerçek. Hep belli başlı renklere yönelim olduğunu düşünüyorum. Siyah, beyaz, bej, pudra, gümüş ve bordo gibi renkler her dönem Türk kadınının ilk tercihleri arasında yer alıyor. Son olarak, modayı yakından takip etmeye çalışıyoruz ve 'en trend' olanı giyme arzumuz yüksek."
GQ Moda Direktörü Güneş Güner Işık: "Türk Erkeğinin Giyinme Fobisi Var"
"Türk erkeğinin tercih ettiği tasarımcılar ya da markalar arasına girebilmek için bunların rüşdünü ispat etmesi gerekiyor. Mesela bunları bir ünlünün giymesi gerekiyor. Türk erkeğinin modaya karşı olan cesaretsizliği, modayı bir sezon geriden takip etmesi ile sonuçlanıyor. Yani 2012'nin sezon rengi, Türk erkeklerinin dolabına 2013'te girebiliyor.
Türk erkeğinin en büyük fobisi giyimle dikkat çekmek. Bu sebeple kaçındıkları parçalar arasında kuvvetli renkler, dar formlar ilk sıralarda yer alıyor. Her ne kadar renkli giyimden kaçınsalar da, kırmızı hemen her sezon en çok tüketilen ilk beş rengin arasında. Ayrıca, dar kesimlerden kaçınmaya çalışan Türk erkeği üst gruplarda dar formlara çok düşkün."
Esquire Moda Editörü Serhat Şengül: "Kruvaze ceket bizi kurtardı"
"Türk erkeği modadan ve alışverişten eskiden olduğu kadar uzak değil. 'Alışverişe çıkmam gerek' hissiyatı eskisine oranla daha sık yaşadıkları bir durum. Bunda TV'de rol modellerin, yol gösteren dergi vb. yayınların rolü şüphesiz çok büyük. Bu bilinçle hareket eden Türk erkeği, renk, kesim ve desenlerde de belli bir zevk edinmeye başladı gibi. Mesela, kruvaze takımların son birkaç sezondur zirveye çıkmasıyla göbek problemi olan Türk erkeği, kruvazenin korse etkisiyle iyiden iyiye kaynaştı. Ceketlerde çift ve tek düğmeye doğru kayan trendler, zaten orta boylu olan Türk erkeğini de üç düğmeli takım elbiseler daha kısa gözükmekten alıkoydu."
Satın Alma Direktörü Polat Uyal Beymen: "Erkeğin kendi doğruları var"
"Dünya modasını takip eden, ama bunu kendi doğrularıyla harmanlayan bir erkek modeli karşımıza çıkıyor. Türk erkeğindeki bir diğer önemli değişimin ise artan aksesuar ve çanta kullanımı olduğunu düşünüyorum. Önceki yıllarda feminen bir görüntü olarak kabul edilen çanta kullanımı artık yaygınlaşmış durumda.
Gelişen teknolojinin hayatımızda önemli bir yer edinmesiyle birlikte cep telefonu ve tablet bilgisayar kılıfları, erkeklerin de ilgi gösterdiği ürünler arasına girdi. Ayrıca kombin tamamlayan poşet mendil ve renkli/desenli çorap kullanımı da gün geçtikçe yaygınlaşıyor. Artık ilgi alanları içerisine modayı ve alışverişi de katan erkeklerin varlığından rahatlıkla söz edebiliyoruz."
Sabah