Yeni Bir Çocuk Kötü Giden Evliliği Düzeltir mi?
"Evet, bir bebek evliliği daha hoş, daha sevimli ve güzel hale getirir ama ilişki kurmayı becerememiş çiftlerde başlı başına bir sorun ve tartışma konusu yaratabilir. İyi gitmeyen bir evliliğin düzelmesi için çocuk yapmak adeta kumar oynamak gibidir." diyen Prof. Dr. Nevzat Tarhan'dan çocuğu evliliklerinin kurtarıcısı olarak gören çiftlere öneriler....
Çocuk Bir Kurtarıcı Olarak Görülmemeli
Kimi zaman eşler, farklı nedenlerle çocuk sahibi olmaya karar verebilirler. Bu nedenlerin başında ise kötü giden evliliği kurtarmak gelir. Genelde birbirleriyle geçinemeyen çiftlere, çevreleri tarafından “Çocuğunuz olduğunda ilişkiniz düzelir” ya da “Çocuk evin neşesidir, çocuk yapın” şeklinde tavsiyelerde bulunulur.
Sorunları Çözülmemiş Evliliklerde Çocuk Aileye Problemleriyle Gelir
İyi gitmeyen bir evliliğin düzelmesi için çocuk yapmak adeta kumar oynamak gibidir. Evlilikte yaşanan sorunun kaynağını ve nedenini bilmeden çocuğu bir kurtarıcı gibi görmek o sorunu daha da büyütebilir. Çünkü çocuk aileye sorunlarıyla gelir ve yeni sorumluluklar yükler. Evet, bir bebek evliliği daha hoş, daha sevimli ve güzel hale getirir ama ilişki kurmayı becerememiş çiftlerde, çocuğun ağlaması ya da bakımı gibi konular bile başlı başına bir sorun ve tartışma konusu olur.
Ayrıca sorunları olan evlililkte, çocuk, kadının ilgisinin eşinden çocuğa yönelmesine neden olacağı için, mevcut sorunlarla birlikte erkeği daha çok rahatsız eden bir duruma yol açabilir. Erkek bunu düzeltmek için girişimde bulunur fakat başarılı olamazsa, o zaman kendisini işe verir.
Eşinizle Aranızda Psikolojik Bir Duvar mı Var?
Zamanla da eşiyle arasında psikolojik bir duvar örülmeye başlar. Böyle bir durumda, eşlerin ortak zaman geçirmesi ve paylaşımlarının artırması gerekir. İlgisini çocuğu yönelten kadın, “Eşimle biraz zaman geçireyim, onunla olumlu ya da olumsuz yönleriyle hayatı paylaşayım.” düşüncesiyle hareket etmelidir. Kadın eşiyle ortak paylaşım alanlarını açık tuttuğu müddetçe, çocuk yapmak da dahil, her şeyi fırsat haline dönüşebilir.
Çocuk Evililikte Sorun Çözen Bir Unsur Değildir
Eşler ilişki kurma becerisini geliştiremedikten sonra, birbirlerini sevseler bile aralarında çatışmaların yaşanması kaçınılmazdır. Sevginin bile engel olamadığı bir çatışmayı, sorunlarıyla birlikte aileye katılan bir bebeğin engellenmesini düşünmek mantıklı değildir. Bu nedenle çocuk evlilikte sorun çözen bir unsur olarak düşünülmemelidir.
Yeni Bir İnsan, Yeni Bir Hayattır Ama...
Anne baba olma isteği içgüdüsel olduğu kadar, düşünülerek verilecek bir karar olmalıdır. Eşler mutlaka bu kararı ortaklaşa vermeli, yeni bir insan ve yeni bir hayat için gerekli sorumluluğu en doğru şekilde taşıyıp taşıyamayacaklarını hesap etmelidirler. Planlı bir şekilde çocuk sahibi olmak hem hamilelik döneminde hem de sonrasında eşlerin muhtemelen zorluklara hazırlıklı olmalarını sağlar.
Bebek İstenmediğini Anlar
Gebeliğin planlı olup olmaması çocuğun ruh sağlığının nasıl olacağı ile de yakında ilişkilidir. Çünkü çocuğun psikolojik sağlığını, annenin onu isteyip istememesi önemli ölçüde belirlemektedir. Genel kanının aksine çocukta duygusal hafıza daha anne karnındayken, kalbinin artmasıyla başlar.
İstenmeyen Çocuk İleride Güven Sorunu Yaşar
Bebek anne tarafından istenip istenmediğini sevilip sevilmediğini duygusal hafızasına kaydeder. Annenin bebeği istememesinden dolayı duygularında meydana gelecek yoğun değişimler (pişmanlık, üzüntü, yüksek kaygı gibi), kan kimyasındaki değişimlerle çocuğun sinir sistemini de etkiler. Böylece dünyaya gelecek çocuğun zihinsel gelişimi normal bir hamileliğe göre sağlıklı olmayacağı gibi, çocuğun ileride güven sorunu gibi problemler yaşamasına da neden olabilir.
Annesinden pozitif duygular alan bebek ise hem bedenen hem de zihnen sağlıklı gelişir. Dolayısıyla anne istemeden hamile kaldıysa, “bebeği istemiyordum” duygusunu bir kenara bırakmalı ve artık bebeği bir sorun olarak değil, bir birey olarak kabullenmelidir.
İstenmeyen gebelik yaşayan bazı anneler, çocuk dünyaya geldikten sonra onu sevseler de zaman zaman çocuğa “Zaten seni istememiştim” duygusunu yaşatırlar. Özellikle çocuğu kariyeri için bir engel olarak gören kişilerde bu düşünce ister çocuğa yansır. Böyle bir durumda çocuk sevilmediğini düşünür ve içe kapanıklık, güvensizlik gibi davranış sorunları yaşar.