CİSED: "Balayı sistiti cinsel hayatınızı kâbusa çevirmesin..."
Yeni evli çiftlerin yaşamında her zaman keyifle ve güzelliklerle anılacak bir gün olan balayı, idrar kanalı enfeksiyonu olan sistit nedeniyle çileye dönüşebilir. Cinsel Sağlık Enstitüsü Derneği (CİSED) Genel Başkanı Dr. Cem Keçe, balayı sistitinden korunmanın yollarını anlatıyor.
İlk Cinsel İlişki Öncesi veya Hemen Sonrasında Mutlaka İdrar Yapın
Balayı sistiti; ilk cinsel ilişkilerini evlilik sonrası balayında yaşayan bayanlarda uzun ilişki süreleri ile birlikte vajinanın hemen önünde ona bitişik olarak yer alan, üretra olarak da bilinen dış idrar yolunun tahriş olmasıyla ortaya çıkar.
Ülkemizde evlilik öncesi cinsel ilişkinin genellikle özgürce yaşanamaması nedeniyle, yeni evli çiftler evlilikle birlikte ilk defa yaşayacakları cinselliği balayı olarak tanımlanan ilk günlerinde hem sayı olarak fazla, hem de süre olarak uzun yaşamaktadırlar.
Bunun doğrultusunda da yaşanılan aşırı cinsellik sürtünmeye ve dolayısıyla da üretrada tahrişe neden olabilmektedir. Cinsel ilişki ile zaten tahriş olmuş olan idrar kanalı da bakterilerin kolayca yerleşip üreyebilecekleri uygun ortamı hazırlamaktadır. Yani balayında yapılan aşırı seks balayı sistitine sebep olabiliyor.
Bu duruma, bir de yaz aylarında balayı için gidilen mekânların yeterince sağlıklı olmaması da eklenince balayı sistiti kaçınılmaz olmaktadır.
Balayı Sistitinin En Sık Görülen Belirtileri Nelerdir?
• İdrar yaparken yanma ve acıma hissi,
• Sık ve ani idrara çıkma ihtiyacı,
• Bulanık ve bazen pembemsi idrar rengi,
• Karnın alt bölgesinde ağrı hissidir.
Bu belirtilerin oluşması ilk olarak balayı sistitini akla getirmeli ve cinsel ilişkiye ara verilerek bir uzmana danışılmalıdır. Çünkü var olan enfeksiyonlar ile yaşanılacak bir cinsel deneyim cinsel ilişkiyi acılı hale getirebilmektedir.
Bu durum ilk cinsel tecrübesini yaşamış olan kadının, çok şiddetli ağrılarla yüz yüze gelmesine sebep olmakla birlikte kadının cinsellikten uzaklaşmasına veya soğumasına da neden olabilmektedir.
Balayı Sistiti Tedavi Edilmediğinde İleride Cinsel Sorunlara Neden Olabilir
İlk cinsel deneyimini yaşayacak olan genç kadın, ilk geceye yönelik acıma-kanama gibi zaten var olan korkularını haklı çıkarmaya meyilli olmakta ve yaşanılan sistit nedeniyle cinselliğin acılı olduğu ve hep böyle devam edeceği yönünde bir kanıya saplanabilmektedir.
İlk ilişkileri şiddetli bir ağrı ile yaşamak, sonraki ilişkilerinde de bu şekilde bir cinsel yaşama sahip olunacağı endişesine yönelik duygular ve hep ağrı olacağına dair korku nedeniyle cinsel ilişki sırasında vajen kuru kalabilir, yeterince zevk alınamayabilir.
Tedavi edilmeyen ve ciddiye alınmayan balayı sistiti ileride cinsel isteksizliğe ve disparoni adı verilen cinsel ağrı bozukluğuna zemin hazırlayabilir.
Bu nedenle balayı sistiti olasılığını azaltmak için cinsel ilişki öncesi ve hemen sonrasında idrar yapılmaya çalışılarak idrar kanalında var olabilen ya da cinsel ilişkiyle idrar kanalına doğru zorlanan bakterilerin dışarı doğru yıkanıp atılması sağlanabilir.
Bunun için de bol sıvı içmek faydalı olacaktır. Cinsel yaşamı yeni başlayan kadının vajen ıslaklığını sağlaması çok kolay değildir. Vajen ıslaklığı için bazı kremler kullanılabilir. Çünkü kuru ilişki de, enfeksiyona neden olabilen etkenlerden biridir. Su bazlı kayganlaştırıcılar kullanılarak olası idrar kanalı tahrişi engellenebilir ve böylece balayı sistiti riski azaltılabilir.
Tüm bu önlemlere rağmen balayı sistiti yine de olabilir, bu durum halinde bir uzmana danışmak ve tedavi önerilerine uymak, iyileşmek ve sonraki cinsel yaşam sağlığı için çok önemlidir.
Sistitten Koruyan 10 Önemli Öneri
Genellikle kadınları etkileyen ve toplumda idrar kesesi iltihabı olarak bilinen sistit hava sıcaklıklarının yükselmesiyle birlikte yaz aylarında daha sık görülüyor. Bunun nedeni ise vücuttaki su kaybının terleme ve nefes yoluyla sıcak havalarda artması sonucu günlük idrar miktarının azalması, idrardaki metabolit yükünün artması.
Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Serkan Doğan, yaşam kalitesini oldukça düşürebilen sistitten korunmak için bol sıvı tüketiminin son derece önem taşıdığına dikkat çekerek, “Sıcak havalarda vücudu susuz bırakmamak sistitten koruyan başlıca önlemdir.
Dolayısıyla yaz aylarında susamayı beklemeden günde en az 2.5 – 3 litre sıvı, özellikle de su içmeyi alışkanlık edinin. Ayrıca mikroplar kolayca bulaşabildiği için temizliğinden emin olmadığınız havuz gibi durağan sulara girmekten kaçının. Yaz aylarında ıslak mayo ile dolaşmak da nemli ortamın üremeyi kolaylaştırıcı etkisi nedeniyle az da olsa sistit için risk faktörü oluşturuyor” diyor.
Her iki kadından birinin sorunu!
Sistit, komplike ve komplike olmayan şeklinde iki gruba ayrılıyor. Komplike sistit genelde kronik hastalıkları olan, yaşlı, bağışıklık sistemi bozulmuş hastalarda görülüyor. Asıl sık görülen ve toplum kaynaklı olan türü, komplike olmayan sistittir. Bakteriler, özellikle E.Coli bakterisi, komplike olmayan sistitlerin en sık görülen etkenini oluşturuyor. Vücudun dışında yer alan bakteriler üretra yoluyla idrar yoluna girip çoğalmaya başladıkları zaman idrar yolu enfeksiyonlarına yol açıyor.
Yaşam kalitesini oldukça düşüren boyutlara ulaşabilen sistit genellikle kadınları tehdit ediyor. Öyle ki her iki kadından biri hayatı boyunca en az bir kez komplike olmayan sistit geçiriyor. Yapılan araştırmalara göre, sistit sorunu yaşayan her dört kadından birinde hastalık altı ay sonra tekrar atak yapıyor. İdrar kesesinden çıkış kanalının kısa olması, oturarak tuvalet yapma zorunluluğu, adet sırasında kullanılan ped gibi enfeksiyon oluşturabilecek materyallerin fazla kullanılması sistit oluşumunu kolaylaştırıyor.
Bu belirtiler varsa hekime başvurun!
Tedavi edilmeyen sistit yaşam kalitesini düşürmesinin yanı sıra nadiren de olsa böbreklere ilerleyebiliyor ya da kana karışıp tüm vücutta enfeksiyon tablosu oluşumuna (ürosepsis) yol açabiliyor. Bu nedenle erken dönemde ve doğru tedavi edilmesi büyük önem taşıyor. Dolayısıyla sistit belirtilerinden bir veya bir kaçının olduğunu durumlarda üroloji hekimine başvurmak gerekiyor.
Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Serkan Doğan, sistitin belirtilerini şöyle sıralıyor:
- İdrar yaparken ağrı ve yanma hissi sistitin en sık görülen semptomunu oluşturuyor.
- İdrar sonrasında kesenin tam boşalmamış olduğu hissi, yani rezidü hissi belirgin oluyor.
- Sürekli idrar yapma dürtüsü ve bazen ani sıkışma görülebiliyor.
- Sık ve az miktarda idrar yapma genelde sık görülüyor.
- Kötü kokulu ve bulanık görüntülü idrar da tipik belirtilerini oluşturuyor. Nadiren kan sebebiyle kırmızı ya da pembe tonlarında da olabiliyor.
- Düşük dereceli ateş görülebiliyor, komplike ya da böbrek enfeksiyonunda ateş yüksek değerlere ulaşıyor.
- Karın bölgesinde baskı hissi gelişebiliyor.
- Bazen pelvik rahatsızlıklar ve hazımsızlık sorunu oluşabiliyor.
- Nadiren de olsa bulantı eşlik edebiliyor.
Sistitten koruyan 10 önemli öneri!
- Bol ve doğal sıvılar tüketin (Su, ayran, maden suyu, bitki çayları, taze meyve suları, hoşaf vb)
- Genital bölgede hijyen kurallarına dikkat edin. Tuvalet temizliğini mutlaka önden arkaya doğru yapın.
- Havuza ya da durgun sulara girdikten sonra mutlaka duş alın.
- Genital bölgenin ıslak kalmaması için havuz veya deniz sonrasında ıslak mayo ve giysilerinizi hızlıca değiştirin.
- Hem sistit oluşumunu hem de bulguları önleyen; Turna yemişi (cranberry), dağ kızılcığı (lingonberry), ekinezya, güveyotu, kekik çayları ve suları tüketin. İdrar asiditesini artıran bu bitkisel kürler bakterilerin mesane duvarına ve birbirlerine tutunmalarını, çoğalmalarını, hatta canlı kalmalarını önleyebiliyor.
- İdrarla birlikte vücuttan atılan C vitamini idrarın asitlik oranını da yükseltiyor. Asit ortam bakterilerin vücuda yerleşmesini ve üremesini güçleştiriyor. Dolayısıyla C vitamininden zengin besinleri tüketmeyi alışkanlık edinin.
- Paketli gıda ve gazlı içeceklerden sakının. Yüksek şeker düzeylerine sahip bu ürünler bakterilerin üremelerini kolaylaştırıcı etki sağlarken, içerdikleri koruyucu maddelerin bazıları da mesane yapısını bozuyor ve daha hassas hale getiriyor.
- Probiyotik içeren gıdalar tüketmeye özen gösterin. Zira bu gıdalarda yer alan ve kadın vajen florasında da bulunan laktobasiller (yararlı bakteriler) hastalık etkeni mikroorganizmaların yerini alıyor.
- Genital bölgenin kuru kalması için pamuklu ve boyar madde olmayan iç çamaşırlarını tercih edin.
- Adet kanaması ya da idrar kaçırma için tek kullanımlık pedleri tercih edin ve sık aralıklarla değiştirin.
Antibiyotik önemli, ancak…
Sistit tedavisinde antibiyotiklere ve ihtiyaç halinde ağrı kesicilere başvuruluyor. Ancak sistit tedavisinde kontrolsüz antibiyotik alınması bakterilerde direnç gelişmesine ve enfeksiyonun kronikleşmesine yol açabiliyor. Bu nedenle tedavinin mutlaka bir üroloji uzmanı kontrolünde uygulanması gerekiyor. Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Serkan Doğan, ilaç tedavisinin yanı sıra alınacak olan bazı önlemlerle hastalığın neden olduğu şikayetlerin hafifletilebildiğini belirterek, “Gazlı meşrubat ve paketli hazır içecekler hariç bol sıvı tüketmek, sık sık idrara çıkmak, genital bölgeye hijyen ürünü kullanmamak, acı ve baharatlı gıdalardan kaçınmak ve cranberry-turna yemişi, kekik, maydanoz, ekinezya ile güveyotu gibi çaylar tüketmek yakınmaların hafiflemesinde genellikle fayda sağlıyor” diyor.
#balayı #yeni evli çiftler #idrar kanalı enfeksiyonu #sistit