Bağ ve bağ dokularını oluşturan kolajen miktarı insan vücudu yaşlandıkça azalmaya başlar ve bir süre sonra yetersiz hale gelir. Yaşlanma ile artan kolajen kaybı cilt kuruluğu, kırışıklık, selülit, eklem rahatsızlıkları gibi sorunlara sebep olur. Dermatolog Doç. Dr. Ali Balevi vücutta kolajen kaybının sebeplerine, kolajen kaybında vücutta görülen değişimlere ve en doğal kolajen kaynaklarına dair bilgi verdi.
Vücudumuzdaki Kolajen Neden Azalır veya Kaybolur?
Vücuttaki kolajen kaybı 18-29 yaş arasında başlar. 40 yaşından itibaren insan vücudu kolajeninin yaklaşık % 1’ini kaybeder ve 80 yıl sonunda vücuttaki kolajen üretimi genel olarak genç erişkinlere kıyasla % 75 oranında azalır. Serbest radikaller, yetersiz beslenme, sigara, güneş ışınlarına maruziyet, alkol ve kimi zaman hastalıklara bağlı olarak vücutta kolajen üretiminde azalma veya kaybolma yaşanır.
Vücudumuzdaki Kolajenin Azaldığını Nasıl Anlarız ?
Önemli bir protein ve amino asit kaynağı olan kolajenin sentezinin azalması sonucu, yaraların geç iyileşmesi; yorgunluk ve performans düşüklüğü görülebilir.
Deri esnekliğini, parlaklığını ve yumuşaklığını kaybeder, donuklaşır, kırışır ve kahverengi lekeler başta olmak üzere renk değişiklikleri oluşur. Bunun sonucunda deride sarkmalar ve kırışıklıklar meydana gelmektedir.
Yaşlanma ve diğer nedenlerden ötürü kolajen sentezinin azalmasıyla bağ doku ve kıkırdaklar esnekliğini kaybeder ve osteoporoz, romatizma başta olmak üzere çeşitli rahatsızlıklar ortaya çıkmaya başlar.
Peki En İyi, Doğal Kolajen Kaynakları Nelerdir?
Kolajen kaybı belirli beslenme alışkanlıkları edinmek ve zararlı tüketim alışkanlıklarından vazgeçilerek belirli bir düzeyde önlenmesi olası bir durumdur.
Kolajen üretimini en fazla destekleyen besin, kemikli etlerdir. Kemiklerin içerisinde bulunan ilik, kolajen üretimine fayda sağlar. Bu nedenle ilikli kemik suyunu yemeklerinizde kullanabilirsiniz.
Hangi Besinler Kolajen Seviyesini Artırır?
Beslenmeye zaman zaman kemik suyu eklenmesi, vücutta azalan kolajeni yerine koymak için idealdir, ancak kemik suyu tüketimi kan kolesterol düzeylerini arttırabileceği için kalp-damar hastalığı veya kolesterol yüksekliğiyle ilişkili herhangi bir hastalık açısından riskli olabilir.
Doğal Kolajen Kaynakları:
İlikli kemik suyu
Sığır eti
Tavuk et
Hindi eti
Balık
Yumurta beyazı
Kolajenden Zengin Besinler Hangileridir?
Kırmızı renkli meyve ve sebzeler de içerdikleri güçlü antioksidanlar sayesinde kolajen üretimini destekler.
Ahududu
Böğürtlen
Yaban mersini
Kızılcık
Çilek
Kiraz
Elma
Pancar
Kırmızı kapya biber
Domates
Sülfür/Kükürt İçeren Besinler Kolajen Üretimini Destekler
Brokoli
Lahana
Soğan
Sarımsak
Karnabahar
Pırasa
Brüksel lahanası
C Vitamininden Zengin Meyve ve Sebzeler Kolajen Üretimin Destekler
Kolajenin üretilmesi ve daha iyi emilebilmesi için C vitaminine ihtiyaç vardır. Bu noktada C vitamini içeren meyve ve sebzeler fayda sağlar.
Kapya biber
Maydanoz
Limon
Kivi
Portakal
Greyfurt
Mandalina
gibi zengin C vitamini kaynakları kolajen üretimine ve emilimine yardımcı olur.
Bunların Dışında Kolajen Üretimini Destekleyen Besinler Şunlar:
Avokado: Cildi serbest radikallerin neden olduğu zararlardan koruyan ve cilt hücrelerini oksitlenmeden koruyan E vitamini ve omega-3 yağ asidi kaynağıdır. Ayrıca kolajen üretimini artırır ve cilt kanseri riskini azaltır.
Soya ürünleri: Soya, doğal bir bitki hormonu olan ve kolajen üretimini arttıran bir madde içerir. Soyada antioksidanların varlığı da cilt bakımında önemli bir yere sahiptir. Antioksidanlar, hücreye zarar vermenin ana nedeni olabilecek serbest radikallerin üretimini düzenleyerek cildi korur.
Süt ve süt ürünleri: Süt, oldukça zengin besin değerlerine sahiptir. Alfa hidroksi asit, B, A ve D vitamini, kalsiyum, selenyum, magnezyum, biotin, B12 vitamini ve B6 vitamini içerir. Süt, kolajen üretimini artırır. Cildin elastikiyetinin artmasını sağlar, serbest radikallerle savaşır.
Lor peyniri, beyaz peynir, inek sütü gibi ürünler yüksek oranda prolin ve lisin içerir. Bu amino asitler, kolajen oluşumunu hızlandırır.
Kolajen Takviyelerini Herkes Kullanabilir mi ?
Son yıllarda cilde kaybettiği kolajeni kazandırmak için takviye olarak tablet, kapsül, toz, sıvı ve hatta sakız şeklinde satışa sunulan ürünler sıkça tercih ediliyor. Fakat bu ürünler mutlaka uzman hekim önerisi ve kontrolünde, bilinçli bir şekilde kullanılmalıdır.